En Son Vaazımız: İman zamanı

Pazar Ibadetimiz, Üsküdar kilisesi ve Bağdat Cd kilisesinde saat 14:00'de başlar. Bağdat Cd Kilisede, Perşembe, Ingilizce Kulübü için saat 18:30da Bağdat Cadde'ye gelin.

Ayrıntılar için telefonla bize iletin.

0 555 061 53 84 

Meyve Vermek ve Verimlilik

Verimli Olun

Pazar, Mayıs 20, 2012
Kutsal Kitap'taki Referansı: 

 

 

Tanrı'nın adama verdiği ilk emir buydu: 'Verimli olun ve çoğalın'. Yeni antlaşmada, öğrencileriyle konuşurken, İsa bunu söyledi: 'Siz beni seçmediniz, ben sizi seçtim. Gidip meyve veresiniz, meyveniz de kalıcı olsun diye sizi ben atadım.' (Yuhanna 15:16) Başlangıçtan beri Tanrı üretken bir hayat yaşamamızı istiyor. Meyveden bahsederken, sonuçlar, başarılar ve yapabildiklerimizden bahsediyor. Ama neden? Kurtulmak için mi? Tanrı'yı hoşnut etmek için mi? Hayır. (Efesliler 2:8-10 okuyun) Meyvelerimiz sayesinde kurtulmuyoruz, ama meyve vermek için kurtulduk. Hepimiz için Tanrı'nın önceden hazırladığı iyi işler var ve onu tamamlamak üzere, ve tamamlarken meyve vermek üzere yaratıldık.

 

Nasıl meyve veririz?

1) YER (yanlış yer = meyvesiz bir ağaç). Bağda olmamız gerek. Hatta, daha doğrusu, İsa'da olup kalmamız lazım. (Yuhanna 15: 4-5 okuyun)

 

2) VİZYON (vizyon yoksa = meyve de yok)

a) Toplumsal: Kutsal kitap 'cennet vatandaşı' olduğumuzu söyler. İşte, kilise olarak, cennetin bir şubesiyiz! Tam cennetin lezzetini her zaman yakalayamıyoruz, ama meyvelerimiz cenneti yansıtıyor; insanlar bize bakınca, iştahla cenneti arzulasınlar.

b) Kişisel: Bol meyve vereceksek, ilk önce şu anki yaşamımızı değerlendirmemiz gerekiyor; 'Nerede meyve veriyorum? Nerede vermiyorum?' diye.

 

Meyve vermemizi engelleyenler:

  • Korku: Şeytan bizi durdurmak üzere, tam gideceğimiz yola korku koyar. Tanrı'nın gücüyle devam etmemiz gerek.

  • Meşguliyet: (İki oduncunun hikayesi) Bazen aynı anda fazla şey yapmaya çalışıyoruz; her tarafta yapkrakla doluyoruz ama meyve vermiyoruz. Önceliklerimizi iyice seçmemiz gerek.

  • Yalnızlık: İsa'da kalıp, kilisede kalmak demektir. Birbirimize ihtiyacımız var. 'Olgun bahçıvanlardan' (yani olgun imanlılar yada takdir ettiğimiz insanlardan) öğüt alın. 'Babanın yardımcısı'nı (yani Kutsal Ruh'u) unutmayalım (Yuhanna 14:26 okuyun)

 

3) GÜBRE (Gübre yok = mayve yok/azdır)

Bazen çok zorluk çekiyoruz. Ya da zor durumda bulunuyoruz. Fakat bu kötü gözüken ama vitaminle dolu gübre'nin etkisini hafife almayalım. (Romalılar 5:3-5 okuyun)

 

Tanrı bizim verimli olmamızı arzuluyor. Ve bize yardım etmek istiyor – bizi bağa diktirip kutsal ruhunu üzerimize dökmek istiyor. Kurtulmak için değil. Hem Tanrı'nın egemenliğini göstermek için, hem de Tanrının bizim için hazırladığı bol yaşama sahip olmak için. İsa için meyve dolu ağaçlar olalım.

 

Sorular:

  1. Meyve vermek ile sevap işlemek eşit değillerse, onların farkı ne? O fark hayatlarımızda nasıl gerçekleşiyor?

  2. Nasıl bağa girip İsa'da kalırız? İsa'ya bağlı kalmakla ilgili bir tavsiyeniz var mı?

  3. Kilise cennetin bir şubesi ise, nasıl olmasını beklerdiniz?

  4. Şu anda hayatında nerede meyve verip büyüyorsun? Nerede kuru hissedip meyve vermiyorsun? Kutsal Ruh'a ihtiyacınız var mı? (Belki birbiriniz için dua edin)

  5. Meyve vermeni engelleyen bir şey var mı?

  6. Zorluk çeken ya da sıkıntılı bir dönemden geçenler için dua edin.

 

Bu Sayfayı Paylaş



Share